Bir üniversite öğrencisinin yardım talebiyle tanıdım
kendisini. Sanat ve Müze Eğitimi dersinde yukarı da ki resim ödev
konusuydu. Bu resim ile ilgili benimde görüşlerim istenildi. Bu konuyu bloğuma
ben neden yazmıyorum diye düşündüm. Bir şekilde bu resim karşıma çıktıysa
yazılı tarihimde de yerini almalıydı.
Nuri İyem. Ressam. Yaptığı Anadolu kadın resimleriyle
tanınıyor daha çok.
İri kadın gözleri. Anadolu kadınının gözleri. Bu gözler
kadar var mı dünya da güzeli? Bu gözler kadar kederi, acıyı, hüznü barındıran başka göz var mı? Bakanların benliklerini alır ellerinden ve yerlerine yepyeni
bir ben bırakarak yollarına devam eden… Nuri İyem’in resimlerinde bu gözleri
bol bol görmekteyiz. Doğumda kaybettiği abla acısı bu gözlerde okunuyor. Bir
kadının içinizde bıraktığı acı yoksa kimse piştim, oldum demesin… Resimlerinde
pişmiş yüreğinin renkleri okunuyor.
Arka planda Anadolu’nun müstakil evleri, akan yolları, ağaçları…
Koyu renkli alacalı dağları dizilmiş sıra sıra… Puslu, acıyla harmanlanmış
toprağı… Ah Anadolu’m… Resmin bile ne hale getiriyor beni…
Resimde dik
duruşuyla, kararlı, keskin ve kendinden emin bakışıyla en çok sağ öndeki kadın dikkatimi
çekiyor. Kararlılığını başında ki beyaz örtü ve örtünün üzerinde ki aynı renkteki süs ile
tamamlamış. Aydınlık, umutla baktığının ispatı beyaz örtü. Bakışları resme bakan kişiye çok şey ifade ediyor. Karşıya bakması geleceğe kararlı baktığını simgeliyor. Gözlerinize böyle bakan bir
kadına sahipseniz onu sakın bırakmayın… Sizi mutlaka baktığı geleceğe doğru taşıyacaktır…
Kafasını hafif sola eğik duruşuyla kararsızlık ve telaş hakim ikinci kadının
gözlerinde. Geleceğe ve bize bakarken biraz tedirginlik hakim. Örtüsünün
rengiyle uyumlu, yüzünde saflık ve masumluk ön planda… Başını kararlı kadından
yana doğru devirmesi onun da kararlı kadından güç aldığı hissini uyandırmakta. Sanki
ondan bir adım geride durmakta, kararlılıktan bir adım geride ancak onu takip ederse oda ulaşacak varacağı yere …
Kararlı kadının arkasında ne geleceğe, ne geçmişe bakabilen,
anda kalmayı tercih eden bir kadın var. Gözlerinde bir anlam var mı bilinmiyor.
Bilinmez olarak kalması istenilmiş. Belki de "geleceğe bakmayan gözlerin bir ifadesi olmaz!" mesajı verilmek istenilmiş olabilir. Kararlı ve dik duran kadının arkasında
yarım olarak resmedilmiş. Tam olabilecek mi muamma… Beyaz örtüsüyle oda
masumluğu barındırıyor….
Üç kadının da keskin yüz hatları, iri gözleri var. Saçlar
ortadan ikiye ayrılmış. Taranmış ve özenle şekil verilmiş oldukları bilinmesi
istenilmiş. Yüzleri ve saçları tamamen kapatılmamış… Gençlik, dirilik, öz bakım hakim… Ne
günümüzün modern kadını, ne de geçmişin ilkel kadını…. İki çağ arasında namus
timsali olan kadınlar var bu resimde…
İlk anda sıradanlık ve hiç bir duygu, düşünce barındırmadığı sanılsa da resme baktıkça ve üzerine düşündükçe birçok duygunun içinizden çıktığına şahit olacaksanız. Anadolu insanın özünde olan duygular bunlar. Üzerine düşünün yeter ki... Düşünmek insanın temel var olma sebebi...
İki günümü bu düşüncelerle doldurduğun ve bu yazıya ilham
olduğun için minnettarım Nuri İyem..
Yazarken dinlenildi. Tuluyhan Uğurlu Ayasofya…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlarınızı Bekliyorum