Bağımlılıkla ilgili çalıştay raporu son halini bugün aldı. Gözlemlerim şu yönde. Birey olarak aslında hepimiz neyin nasıl olması gerektiği konusunda belirli farkındalığa sahibiz. Bilgiye erişebilirlik ve anlaşılabilirlik konusunda sıkıntı yok. Uygulamaya dönüştürme konusunda sıkıntılarımız var.
Alkolik bir babanın çocuğu olarak bu konuyu birebir tecrübe ettiğimden bağımlılarla birebir empati yapabiliyorum. Bağımlıları yapacaklarından alıkoyabilmek için aile dışından yetkili birilerinin müdahale etmesi şart.
Bağımlılığın ruhsal karşılığı nedir diye düşündüm biraz.
Rahman katından gelen ruh 50.000 yıl boyunca çoğaldı. 8 milyar insan 50.000
yılı devirip, evrilip günümüzde ki insanlık karmasını oluşturdu. Her birimiz
bir hayatımızda bağımlılık ile mücadele ettik, ediyoruz, edeceğiz. Hepimizin
yaşadığı olaylar aynı sadece farklı hayatlarımızda deneyimliyoruz. Bu deneyimi
herkes yaşayacak.
“Bağımlılık; kişinin kullandığı bir madde, alkol, nesne veya
yaptığı bir davranış (eylem) üzerinde kontrolünü kaybetmesidir.* Yeşilay
Kontrolü kaybeden ruh kontrol edebilir hale gelene kadar
bu yoğun isteği duymaya devam edecek. Kendi iradesini kontrol altına
alamayan bir tanrısal olamaz. İradesini eline almayı öğrenmesi için bu zorlu
imtihandan herkes bir şekilde geçecek. Bağımlılık konusunu deneyimleyeceği bu
hayatında bu kişiye engel olunmasının çok da faydasının olacağını sanmıyorum. O
alkolü bir şekilde alacak, o uyuşturucu maddeye bir şekilde ulaşacak. Dibin de
dibini deneyimleyip düze çıkacak er ya da geç. Çözüm yolu yasaklarda değil. Çözüm
bağımlıların kontrol altında göz önünde tutulmasında. Bağımlıların neden olduğu
mağdurların korunması için onları Sığınma evlerinde hapis etmek mağdura iyilik
değil bir ceza. Mağdur ne yaptı da o kapalı bir alanda yaşamak zorunda bırakılıyor
ki? Etrafa saldıran
hayvan kontrol altına alınmalı, ısırdığı insanlar değil. Hayvan kontrol altına
alınmadığı sürece başka birilerini de ısırmaya devam edecektir.
Günümüzde alkol, tütün ve uyuşturucu ile mücadeleye en
temelinden başlanması gerektiğini düşünüyorum. Aileden. Evlenecek bireylerin
sıkı bir eğitimden ve taramadan geçeceği programlar oluşturulmalı. Bağımlığa yatkın kişiler
evlendirilmemeli en azından anne- baba olmamalı. Anne- Baba olma yetisine sahip
olmayan, karakter olarak olgunlaşmamış bireylerin evlendirilmesine onay
verilmediği politikalar oluşturulmalı. Çocuğunu sobaya atan, kundakta ki
bebeğini boğazlayan insan haberlerini görmek istemiyorsak bunu yapmamız gerek.
Bazıları bir can taşımanın ve yetiştirmenin sorumluluğunu kaldırabilecek
yeterlilikte değilken onlara neden bir can yetiştirme sorumluluğu verilsin ki?
Evlilik ve çocuk yetiştirilmesi ile ilgili kitapların bütün çiftlere ücretsiz dağıtılması gerek.
Çocuk yetiştirilmesi ve eğitimiyle ilgili televizyon
yayınların arttırılması. Kötü ve mutsuz evlilik örneklerinin değil mutlu,
huzurlu aile ortamını ve kaliteli çocuk yetiştiren evliliklerin nasıl yürütüleceği
konusunun örnek gösterileceği televizyon programlarının yapılması gerek.
Çiftlerin birbiriyle ve çocukla iletişim konusunda eğitimlerin verildiği
programlar yapılmalı ve eğitimler arttırılmalı. Okullarda sağlıklı cinsellik
eğitimi verilmeli.
Kadın ve Erkeğin birlikte çalıştığı günümüz aile modeline
uygun zamanı kaliteli ve etkin geçiren iyi ailelerin örnek gösterileceği
projelere yer verilmeli.
Evlilik terapisti sayısının arttırılması, aile ortamının
maddi ve manevi olarak güçlendirilecek önlemlerin alınması.
Uyuşturucu, internet, kumar, tütün bağımlıların tespiti için
taramalar yapılması ve kişiye dönük çözüm önerilerinin yaygınlaştırılması.
Ülkemiz de tam olarak uygulamaya geçirilemese de “Dumansız Hava Sahası” alanları belirlenmiş kullanıcıların tütün içemeyeceği alanlar belirlenmesine rağmen ücretsiz alkol kullanılabilecek yerler belirlenmemiştir. Tüm önleyici tedbirlere ve eğitimlere rağmen alkol almaya devam eden ve çevreye zarar veren kullanıcıların metruk alanlarda kontrol dışı içmesine zemin oluşturulmaması için özel mekanlarda gözetim altında tüketime yönlendirilmeleri gerekmektedir. Kötü bir olaya, aile içi şiddete, trafik kazalarına vs. neden olmadan özel mekanlarda bağımlı kişiler kontrol altında tutulmalıdır. Örneğin topluma bulaştırması ve zarar vermesini engellemek için Covid-19 hastalarının hastalığı süresince karantina altında tutulması gibi, alkolik kişilerin zarar verebileceği süre içerisinde kontrol altında tutulması sağlanabilir. Kadın Sığınma Evlerin de mağdurların barınması yerine, Alkol Kontrol Merkezlerinde saldırganlık gösteren kullanıcıların kontrol altında tutulmaya çalışılmalı. Alkol satışı yapılan yerlerde oteller de ki gibi kimlik bilgileri girilerek, şiddet gösteren alkol kullanıcılarına alkol satışı yasaklanmalı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlarınızı Bekliyorum