Vladimir'in Nily'de gördüğü oyunu, bende Vladimirden gördüm. Oynamak istedim.
Oyunun ismi "En Yakınımdaki Kitap"tı ve kuralları şöyleydi;
•Kendinize en yakın kitabı alın.
•Sayfa 56’yı açın. 5. cümleyi bulun.
•Cümleyi bu kurallar ile birlikte yayınlayın.
•En sevdiğiniz, en moda veya en entellektüel kitabı seçmeyin, en yakınınızdakini alın.
Masamın en büyük çekmecesi kitap dolu. En üstte, zaman zaman yazılarını yayınladığım Prof.Dr.Nevzat TARHAN'ın Kadın Psikolojisi adlı kitabı vardı. 56. sayfanın 5. cümlesi tek başına anlamsız kaldığından o paragrafın hepsini yazacağım. Pragrafın başı ise 55. sayfada olduğu için iş gittikçe uzadı. 56. sayfanın 5. satırını koyu renkli yapacağım. Umarım oyun kurallarını bozan mızıkçı olmuyorumdur. Oyunu isteyen herkes oynayabilir, isim yazılmasını beklemeyin.
Kadınların yaşadığı duygusal bir farklılık da, geçmişe gereğinden fazla takılmalarıdır. "Annen bana 10 sene önce şunları söylemişti." demek için gece yarısı kocasını uyandıran kadınlar vardır. Geçmişle çok uğraşan insanlar beyin enerjilerini boşa harcarlar. Oysa insanoğluna verilen beyin enerjisi yaşadığı günü mutlu ve başarılı geçirmesi içindir. Bugünkü enerji, geçmiş ve gelecek düşünülerek boşaltıldığında mutluluğu kaybederiz. Yaşadığımız anda geçmişi unutamayız, ama geçmişte yaşamamak gerekir. Geçmişe ağlamak, vakit kaybıdır; daha da önemlisi, sermayemizi boşa harcamaktır. Geçmişe çok takılan insanlara bunun faydasız bir şey olduğu söylenmeli, fakat üzerinde fazla durulmadan yola devam edilmelidir.
"Geçmişe çok takılı insanlara bunun faydasız bir şey olduğu söylenmeli." Bu sözün söylenmesi gereken insanlardan biriside benim. Beynim, geçmişteki bir sözü, bir kelimeyi, bir ânı, bir olayı sürekli tekrarlayıp durur. Bir kitap okurken veya bir iş yaparken kendimi geçmişteki bir olayı ya da bir kelimeyi kafamdan tekrar ederken, düşünürken yakalıyorum. Sadece ben mi böyleyim, yoksa herkes mi böyle merak ediyorum?
"Geçmişe çok takılı insanlara bunun faydasız bir şey olduğu söylenmeli." Bu sözün söylenmesi gereken insanlardan biriside benim. Beynim, geçmişteki bir sözü, bir kelimeyi, bir ânı, bir olayı sürekli tekrarlayıp durur. Bir kitap okurken veya bir iş yaparken kendimi geçmişteki bir olayı ya da bir kelimeyi kafamdan tekrar ederken, düşünürken yakalıyorum. Sadece ben mi böyleyim, yoksa herkes mi böyle merak ediyorum?
"Geçmiş geçmişte kaldı" sözüne inanmıyorum. Geçmiş beyinlerimizde kaldı. Aklına geldikçede o anı yaşıyorsun. "Düşünmeyeceksin, üstünde durmayacaksın" tavsiyelerini yerine getirebilenler varmı? Varsa bunu nasıl başardınız?
Düşünmeyeceksek beynimiz ne işe yarar ki?
BİRŞEYİ UNUTMANIN EN KOLAY YOLU ONU UNUTMAYA ÇALIŞMAK DEĞİL. AKSİNE, ONUNLA İLGİLİ EN İNCE DETAYLARI DAHİ HATIRLAMAYA ÇALIŞMAKTIR. BU ÖZELLİKLE VİETNAM SENDROMU HASTASI ABD ASKERLERİ ÜZERİNDE DENENMİŞ..SAVAŞ İLGİLİ KÖTÜ ANILARINI BİR TÜRLÜ UNUTAMAYAN BU ASKERLERE AKSİNE, HATIRLAMALARI VE HATTA EN İNCE DETAYINA KADAR YENİDEN HAFIZALARINA CANLANDIRMALARI İSTENMİŞ. BİR SÜRE SONRA HAFIZA O KADAR ÇOK DETAYI HATIRLAYAMADIĞI VE ZORLANDIĞI İÇİN HEM HATIRAYI BULANIKLAŞTIRMAYA HEMDE KANIKSAMAYA BAŞLAMIŞ..VE ABD ASKERLERİ İYİLEŞMİŞLER..
YanıtlaSil.)
ben geçmişte yaşıyorum zaten.bir gün olsun bugünü yakalayamadım
YanıtlaSilerafımda evlilikleri sırf geçmişi unut(a)madıkları için kötüye giden çiftler görmüştüm.geçmişteki aynı sorunları gündemi getirmek sorunları çözmek yerine evliliği daha çok yıpratıyor
YanıtlaSilgeçmişe fazla takılmamak en doğrusu.
sana bişii diyimmi yazdığın paragraf kelimenin tam manasıyla kayınvalidemle kayınpederim arasında yaşanmakta hala,yani ikisinide tanısan dünya iyisi insanlar,ama kayınpederimin 40 yık önceki bir olay karşısındaki tutumu hala ikisinin arasında ne zaman hatırlansa yada ima edilecek olsa serin rüzgarların esmesi için yeterde artar bile,bazen bu meseleyi eşimle karşılıklı konuşuruz,nedenlerini yada neden hala ununtulamadığını,biçok yönden değerlendirmek gerek elbette,tek bi bakışla sonuç çıkarmak çok sığ olur kanatindeyim,ama bir noktasınıda örneklemek gerekirse,insanlar kendilerine acı veren,onları üzen şeyleri vakti saatinde çözmeyip,unuttum bak diyerek bide üstüne kendini kandırmaya çalışıyorsa,yıllar geçiyor ama hafıza kanmayıp üstüne bide bu meseleyi tetikliycek her benzer olayıda buraya depolayar biriktiriyor,buda unutmak istesede bir savunma refleksi gibi kendimizin karşısına durup hafızamızın unutmasına engel oluyor,(daha yazacak çok şey bu meseleyle ilgili fakat yorumu okurken sıkmak istemem seni,ama güsel ve faydalı bir oyunmuş bende deniyip paylaşmak isterim aslında;)
YanıtlaSilBen bu oyunu çok sevdim. 5. satır üstünde ile başlayan bir yazı yazmak isterdim.
YanıtlaSil