Görev Beni Çağırıyor... Seni de...

28 Ocak 2009 Çarşamba

Suçlu Kim?

 
Çığ olayının etkileri devam ediyor.
Bu dünyayı ve sevdiklerimi bir daha göremeyeceği gerçeğiyle karşılaşmak insanı değiştiriyormuş. Daha az öfkeli, daha düşünceli, daha duyarlıyım. Annemle karşılıklı oturup ağlıyoruz öğle araları. Hayatı sorguluyoruz, hayat hakkında konuşuyoruz. Annemin alacağı çok hayattan, bu alacaklarını kim verecek ona? Annem gibi hayattan alacağım olsun istemediğimden bu isyanlarım, onun kadar sabırlı değilim ki ben. Anasının kaderi kızına derler... Ya öyleyse, niye kaçıyorum ki ben?
Hayattan hiç bir istediğini alamamış annemin teslimiyetçi hali beni öfkelendirirdi. "Neden bu kadar sakin, neden hiç bir şeye sesini çıkartmıyor?" diye onun öfkelenmediği konulara onun yerine ben kızardım. Öfkelenmesi gereken konulara değil ama... Gücüm anneme yettiğinden anneme öfkelenirdim. Bilirdim ki benim nazımıda, kaprisimide, öfkemide bir tek annem çekerdi. Bilirdimki çözümsüz konulara öfkelenmek, kızmak hiç bir işe yaramıyor. Hep öyle değilmidir?
Bir suçlu ararız ama bulamayız. Hırsız yüzde yüz suçlu değildir, çünkü evinde doyurması gereken aç çocukları vardır. Adam hayattan tokat yemiştir, ekonomik kriz sonucu işten atılmıştır ve iki senedir işsiz olan adam hırsızlık yapmak zorunda kalmıştır. Yüzde yüz masum diyemeyiz hırsıza ama yaşamak için yemek gerekiyor, çalmaktan başke bir çare bulamamıştır.
Çantası çalınan kadında suçlu değildir. Gün boyu çalışıp kazandığını kocasına vermek için götüren kadında hayattan tokat yemiştir zaten. Oda açtır ve çocukları ekmek parası beklemektedir.
Olaya şahit olan adam da suçlu değildir. Hırsızın cebinde silah veya tabanca olabilir. Hem artık kötüyü alt eden kahramanlar baş üstünde taşınmıyor aksine enayi muamelesi görüyordu. Hırsızı kovalasa, taksiye binmesi gerekecekti çünkü kırkbeş dakikadır beklediği otobüs son otobüstü. Taksi için yeterli parası yoktu yanında. Geceyi dışarıda geçiremezdi ya. Hırsızın peşinde koşmamak için bu kadar bahanesi varken neden koşsun ki olaya şahit adam.
Suçlu, polisde değildi. 15 milyonluk şehirde nereyi ve kimi kontrol edecekti ki polis. Polisten çok suçlu vardı. Her suçlunun başına bir polis dikmeye kalksan onun için bile polis sayısı yeterli gelmiyordu.
Suçlu devlette olamazdı. Devlet zaten insanlardan oluşuyordu.
Suçlu eğer insansa, herkesi hapishaneye atmak gerekiyordu. Bütün insanları hapishaneye nasıl atacağız? Herkesi hapishaneye kim atacak? Hapishaneye atacak olanlar masum mu ki?
Suçlu kim peki? Ben suçlu bulamadım.. Siz buldunuz mu?
....
Çığ olayının olduğu güne ait fotoğraflar bir fotoğraf sitesinde arkadaşlarım tarafından yayınladı. Bir çok insandan, taziye yorumları geldi fotoğraflara. Ölenlere rahmet, kalanlara sabırlar dilendi. Yaşananlar acıydı ve acı paylaştıkça azalırdı. Buraya kadar herşey normal... Benim kızdıran ise, yorumu ve puanı en çok çığ fotoğrafı almasına rağmen, birinciliğe vücudunu sergilemekten çekinmeyen, sarışın, seksi kadın fotoğrafının (site üyelerinden puan almamasına rağmen) getirilmesiydi. Kendimce tepki koyup şu yorumu yaptım ve benim gibi düşünen arkadaşlarımdan da destek istedim.
Bu fotoğraf ana sayfayı , ana sayfanın ilk başı olmayı hak etmiyor... Sitenin üyeleri puanlama da yapmamış doğru dürüst...
Ana sayfa olan fotoğraf olması için insanların beğenisinin olması gerekmiyor mu?
Fotoğraf çekmek için dağa çıkan insanlar çığ altında kalarak öldü bu haftasonu. O güne ait çekilen fotoğraflar bu fotoğrafa göre çok mu değersiz?
Kadın vücudunun sergilenmesine, istismar edilmesine göz yummayalım lütfen. Kadını değersizleştirmeyelim, vitrin malzemesi yapmayalım... Lütfen....

Yorumdan sonra ne mi oldu? Tabi ki hiç bir şey... O koca memeli, vücudunu sergilemekten çekinmeyen seksi kadının fotosu hala orada. İnsanlar onu orada görmek istiyorsa ben ne yapayım? Önceliklerimiz, değerlerimiz nasılda değişmiş. Öfkelenmeyeyim, kızmayayım diyorum ama elimden başka bir şey gelmiyor... Hak eden hak ettiği değeri görmüyor... Ey Hak!!! Küsüyorum ve susuyorum...

3 yorum:

  1. Aslında çok önemli bir konuya değindin. Tabi anlayana diyeyim. Halk neyi isterse medyada onu yapıyor. Tabi ilk önce halkın neyi istemesi gerektiğini düşünüyor ve sonrasında uyguluyor. Amaç değerleri yitirmektir. Bu da medyanın da payı var ama medyadan çok medyayı yönlendirenlerin suçu vardır.

    Oldukça güzel bir yazı olmuş. Eline sağlık. Ama bunları yine yazanlar ve okuyanlar anlayacaktır. Umarım şu yazını sonuna kadar okuyupda gerekli dersleri çıkartanlar olur.

    Saygılarımla
    Namlu

    YanıtlaSil
  2. Tabi ki suçlu etrafındaki kötü her olaya kayıtsız kalan yada, kötülüklerle savaşan insanlara ceza veren devlet yetkilileri, yardım ediyorsun ama suçlu buluunuyorsun devlette senelerce mahkeme kapılarında çile çekiyorsun, bir insan nasıl haklıyken haksız duruma düşürülürr kii. en nihayetinde de bu millette kötülüklerle savaşacak kimse kalmıyorr.. yaa yardım ederim de bana bir zarar gelirse diye düşünmeden edemiyor insanlarr.
    Ölüm korkusuna gelincee ah her gün bu korkuyu tadarakayaşasak daha az kırıcı oluruz eminmm. Ama yaşamayaalıştık ya unutuyoruz işte. Foto sitesindeki kadın resmine gelince de artık günlük gazetelerein en arka sayfası sağ üst köşesinde mutlaka ama mutlaka böle bir resim var. Dikkat et odamda çalışırken istediğim siteye öle rahat rahat giremiyorum ya kötü bir şey çıkarda odamdaki beyler beni yanlış anlarsa diyeee. Teknolojiyi bile rahat rahat kullanamıyoruz var hesap et.. Erekekleri görüntüyle tatmin etmeye çalışıyorlar kime faydası var çok meraktayım. Sevgiler dostum Tekrardanölenlere allahtan rahmet diliyorum.

    YanıtlaSil
  3. Bence annenin kaderi kızına cümlesi bu yazının en temel kelimesi..Fakat burada haccecan kendisi adına yanılgı içinde kendisi annesinin kaderini yaşayamayacak kadar fazla karakter değişimi ve gelişimi geçirmiş durumda yani tamamen cümlenin kapsama alanı dışındadır..Birazda samimiyete sığınaraktan Korkma arkadaşım bunun olması imkasız diyorum...
    Sarışın hatun meselesine bu kadar takmasıda yersiz bence zira; insanlar kendilerine hitap eden olgulara daha duyarlıdır..İnsanı ve doğasını düşünürseniz..İnsan acıdan kaçınmaya ve zevke yada şehvete doğru meilli bir varlıktır. Toplumumuzun genel kültür yapısıda göz önüne alındığında sarışın hatunun diğer herhangi bir resme göre insanları daha çok ilgilendirmesi zaten kaçınılmazdır....
    Acı ama gerçek..:))

    YanıtlaSil

Yorumlarınızı Bekliyorum