Karadeniz'in facebookta yayınladığı bir video üstüne aramızda yaşanan diyaloğu'da olduğu gibi yayınlıyorum.
Videoda 3-4 yaşlarında küçük bir erkek çocuğu elinde ki çiçeği sahneden inen yaşıtı bir kıza vermek için uzatıyor. Kız ise çiçeği kabul etmeyip, erkek çocuğunu görmezden gelip yürümeye devam ediyor. Uzattığı çiçeğin elinde kalması üzerine erkek çocuğu hayal kırıklığına uğrayıp kendini yere atıyor ve ağlamaya başlıyor. Bu olaya ise tiyatro salonunda bulunan bütün izleyiciler kahkahalarla gülüyor. Annesi gelip ağlayan çocuğunu yerden kaldırıp kucağına alıyor. Burada video bitiyor.
Karadeniz videonun başına şu yorumu yaptı:" Kız milleti değil mi arkadaş... 7'sin de neyse 70' inde yine o. Hatta ooooo"
Karadeniz'in bu videoya yaptığı yoruma karşı Haccecan durabilir mi? Tabi ki hayır. Aramızda yaşanan diyalog aşağıda ki gibi...
Haccecan:
Şu kızın yaptığını yapan erkekler de var. Buna ne demeli? Şöyle demeli; "Erkek milleti değil mi arkadaş... 7'sin de neyse 70'inde yine o. Hatta Oooo..."
Karadeniz :
Kim miş o erkekler? Bir video göster. Elde ne delil vaaar ne kanıt. At çamuru duvara yapışmazsa yapışmasın. İzi kalır ya o da Haccecan'a yeterde artar bile :))))
Haccecan:
Kadınlar erkekler gibi duygularını içlerinde yaşamaz efendim. Ne varsa dillerinden dökülür ve açıkta yaşarlar. O yüzden videoları çok.
Kadınlar erkekler gibi duygularını içlerinde yaşamaz efendim. Ne varsa dillerinden dökülür ve açıkta yaşarlar. O yüzden videoları çok.
Erkekler için örnek bir video gösteremem ama bir insan tanıyorum. Onu şahit gösterebilirim. Yaşadığı bir olayı anlatmıştı."Kendisine duygularını ifade etmeye çalışan kızı reddetmiş bunun ise pişmanlığını ise hala yaşıyor!"
Tabi yaşananların hepsi yeri ve zamanı gelince unutuluyor. Kızların nasılsa adı çıkmış. Kızlar nankördür, korkaktır ve çamur atar. Adem cennettende bu yüzden kovuldu zaten. Havva yüzünden. Siz erkekler meleksiniz melek!!!! Ah birde değerinizi bilebilseydik.
Haccecan:
Yorumu tekrar okudum. Ağır yazmışım. Bana anlatılanları koz olarak kullandım. Özür dilerim. Siliyorum o yüzden.
------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Aşağıda ki fıkranın anlatıldığı başka bir videoda ise Karadeniz'le aramızda yaşanan diyaloglar da aşağıda ki gibi.
"Bir gün ormancının biri dalları nehrin üzerine sarkan ağacın dallarını keserken baltasını suya düşürür. - 'Aman tanrım' diye bağırdığında bir peri belirir ve 'Ne diye bağırıyorsun?' der. Ormancı baltasını suya düşürdüğünü ve yaşamını sürdürebilmek için o baltaya ihtiyacı olduğunu söyler. Peri suya dalar ve elinde bir altın balta ile tekrar belirir. ''Baltan bu muydu ?' diye sorar. Ormancı 'hayır' diye cevaplar. Peri suya tekrar dalar ve bu sefer elinde gümüş bir balta ile tekrar belirir ve yine sorar. 'Baltan bu muydu?' Ormancı yine 'hayır' diye cevaplar. Peri suya tekrar dalar ve bu sefer elinde demir bir balta ile tekrar belirir ve yine sorar. 'Baltan bu muydu?' Ormancı 'evet' der. Ormancının dürüstlüğü perinin çok hoşuna gider ve baltaların üçünü de kendisine verir. Ormancı mutlu bir şekilde evine döner. Bir zaman sonra ormancı eşiyle birlikte nehir boyunca yürürken karısı suya düşer. Ormancı 'aman tanrım' diye bağırır. Peri yine belirir ve sorar: 'Ne diye bağırıyorsun ?' Ormancı 'karım suya düştü' der. Peri suya dalar ve Jennifer Lopez ile birlikte geri döner. 'Senin karın bu mu?' diye sorar. Ormancı 'evet' der. Peri sinirlenmiştir, 'Yalan söylüyorsun, gerçek bu değil' der. Ormancı 'özür dilerim peri, ortada bir yanlış anlaşılma söz konusu. Eğer Jennifer Lopez için hayır deseydim bu sefer CatherineZeta-Jones ile geri dönecektin, ona da hayır deseydim karımla dönecek ve her üçünü de bana verecektin. Oysa ben fakir bir adamım ve üç karımın sorumluluğunu taşıyabilecek durumda değilim. Jennifer Lopez'e evet dememin sebebi budur..'
Bu hikâyeden alınacak ders: Ne zaman bir erkek yalan söylüyorsa bunun iyi ve saygın bir nedeni vardır ve bu başkalarının yararı içindir. Kendileri için bir şey istiyorlarsa ekmek çarpsındır!... "
Haccecan:
Her hatanızı, günahını yükleyeceğiniz kadınlar yer yüzünde olduğu müddetçe içiniz rahat olsun. Erkekler hep melek olarak kalacaktır...
Karadeniz:
Amanın bilmeden potmu kırdık yoksa bir yaraya parmak mı bastık..:)) Kadın ve erkek kavramları üzerinden bakış açısı yaratmak değildi niyetimiz. Yanlış anlaşılma sonucu çevreye ve Haccecan'a verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileriz. :)
Haccecan:
Kadın erkek ayırdımından hoşlanmıyorum. Her iki cinstende iyi de çıkıyor kötü de. İnsana has olan hataların bir cinse mal edilmesine karşıyım sadece. Yoksa bir yaram yok. Haksızlık gördüğüm yerde sessiz kalamıyorum sadece o kadar...
Karadeniz:
Sende erkekler hakkında bir fıkra anlat gülünç olsun gülelim geçsin. Bu kadar tavırlı bir davranış içinde bir yerlerde sanki halledemediğin bir şeyler var izlenimi uyandırıyor. Böyle şeylere sadece gülüp geçeceksin. Arkasında gerçek aramak karikatürden alınan başkakana yakışır ancak. :))) ( Ne güzel bağladım değil mi.)))
Haccecan:
Bu sözlerini unutma ilerde hatırlacağım. Sonra hatırlamıyorum demek yok ona göre :)))
Karadeniz:
Yorumları silmez isek hep beraber okur hatırlarız. :)) Bence hatırlanmaya değer birşey yok ama olsun :) Zira; İçinde yer aldığım tayfa üzerinden asla fanatik tavırlarım olmadı. :) Ben insan olarak kendimden sorumluyum. :) Erkek olduğum için yapılacak bir genelleme olsa olsa haksız itham olur. :)
Haccecan:
Yorum silme gibi huyum yoktur bilirsin. Silmişsem bunun sebebi vardır. Yoruma cevap gelmeyince istemeden kırdığımı düşündüm. Sustuğun zaman karşı tarafa istediğini düşünme hakkını vermiş oluyorsun.
Karadeniz:
Öyle kolay kolay kırılıp gücenmeyiz. Herkes herşeyi söyleyebilir. Ancak, gerçeği sadece biz biliriz.:) (Bu kendini bilen herkes için geçerlidir. :) )
Karadeniz:
Unutmadan devam edeyim. Hakkımızda bir gerçeği ortaya çıkartan tüm dostları şahsımızı doğru anlamış kabul eder, kendilerine minnetle şükranlarımızı sunarız. O öyle bir dost yürekmiş ki bizi derinden yakalayıp yüzeye çıkartacak kadar olgun ve bize hakim imiş. :)) Böyle insana boynumuz kıldan incedir. :)))
Haccecan:
Bak yorumu silerek doğruyu yapmışım. Gerçeği sadece sen biliyorsan, bilemeyeceğim şeyler için buraya yazıp çizmenin anlamı ne ki? Konuşmuş olmak için konuşmak ve bana anlatılanları koz olarak kullanmaktansa yorumları silmek daha mantıklı. Bundan sonra daha çok yorum silerim.
Söylenmiş sözü geri alamıyorsun ama yazılan yorumu silebiliyorsun. Teknolojinin bu nimetinden niye yararlanmayayım ki? Ayrıca sildiğin bir yorumu tekrar yazabiliyorsun da. Bu nimettende her an yararlanabiliyorum. Teknoloji ne güzel şey yahu.
Karadeniz:
Birkez daha net bir şekilde anlaşılmıştır ki Haccecan ile uzun soluklu muhabbet etmek pratiği son derece zor işlerden biridir.Konu nerden çıktı. Nereye vardı. :)
Haccecan:
Bir kez daha anlaşılan sadece o mu? Bir kez daha anlaşıldı ki "Sütten çıkmış ak kaşık olma" senin karakteristlik özelliğin... Sanki konuyu tek başıma buraya getirdim....
senden korkulur haccecan:))ama fıkra bugüne kadar gördüğüm en ahenkli fıkralardan biriydi..
YanıtlaSilfıkra erkeklerin nasıl birer melek olduklarını ortaya koyuyor zati:))kıvrak hamlelerle gemiyi yüzdüren melaikeler topluluğu:))