18 yasındaki kız, annesiyle eczaneye bir hamilelik testi almaya gider ve sonuçlar kızının hamile olduğunu gösterir. Anne çıldırmıştır, bağırır çağırır ve:
'Bunu yapan hangi domuz, bilmek istiyorum!!!' der. Kız telefon açar ve yarım saat içinde bir Ferrari evin önünde durur, içinden hafif kırlaşmış saçları ve çok pahalı bir elbisenin içinde çok yakışıklı biri iner ve kapıdan içeri girer. Anne baba ve kızla beraber otururlar. Adam:
'Kızınız durumu anlattı' der. 'Kişisel durumumdan dolayı kızınızla evlenemem. Ancak tüm sorumluluğu alıyorum' der. 'Eğer bir kız çocuğu doğarsa, annesine bir ev, bir yazlık villa ve 1 milyon dolarlık bir banka hesabi...' 'Eğer bir erkek çocuk olursa, birkaç fabrika ve bir milyon dolarla bir hesap...''Eğer ikiz doğarsa, her ikisine de 500 bin dolarlık hesap ve birer fabrika vereceğim.' der. 'Ancak düşük olursa....' O zamana kadar sessizce bekleyen baba elini dostça adamın omzuna koyar ve:
'O zaman tekrar denersiniz evladım ' der.
Bütün mesele bu demek haaa.
YanıtlaSilvay anasına bize başka türlü anlatmışlardı oysa,
Gerçek fıkrada saklı bir tokat gibi inmekte insanın yüzüne..bir kez daha anladım ki bana göre değil bu dünya çünkü tahammül edemiyorum artık riyakarlığa..
:))
sözler tokat gibi sert ama yorumun sonunda bir tebessüm var.
YanıtlaSilhayırdır?
Bu arada riyakarlığa tahammül eder hale gelseydiniz, sizde riyakar olurdunuz. devam edin iyi yoldasınız
YanıtlaSil:))
HER NE KADAR İNKAR ETSEKTE BÖLE BİR TÜRKİYEDE YAŞIYORUZZ
YanıtlaSil